Michelle, uzun süredir arkadaşı olan Marie-Claude'un yanına, Burgonya'daki sakin bir köyde huzurlu bir emeklilik hayatı sürmektedir. Bir gün, Paris'ten gelen kızı Valérie, oğlu Lucas'ı okul tatilini büyükannesiyle geçirmek üzere bırakır. Ancak, kızıyla yaşadığı gerilim ve stres, Michelle'in ruh halini olumsuz etkiler. Öğle yemeğinde, Valérie'ye zehirli mantarlar servis ederek onu zehirler. Valérie hızla iyileşir, ancak Michelle'in torununu bir daha görmesini yasaklar. Bu durum, Michelle'in yalnızlık ve suçluluk duygusuyla baş başa kalmasına neden olur. Derin bir depresyona giren Michelle, hayatının kontrolünü kaybeder. Ancak, Marie-Claude'un oğlu hapisten çıktığında, olaylar yeni bir yön alır ve Michelle'in hayatındaki boşluk, beklenmedik bir şekilde farklı bir şekilde şekillenir. Bu psikolojik gerilim, aile ilişkilerinin karmaşıklığı ve suçlulukla yüzleşmenin getirdiği içsel çatışmaları gözler önüne serer.